Ortahisar Belediyesi’nin 24 Åžubat Trabzon’un KurtuluÅŸ Günü münasebetiyle düzenlediÄŸi ve KTÜ ÖÄŸretim Görevlisi Veysel Usta’nın konuÅŸmacı olarak katıldığı "DoÄŸu Karadeniz’de Rus İşgali ve Muhacirlik" konulu konferans belediyenin Çok Amaçlı Salonu’nda gerçekleÅŸtirildi.
Konferansın açılış konuÅŸmasını yapan Ortahisar Belediyesi BaÅŸkanı Ahmet Metin Genç sözlerine Ankara ve Diyarbakır’da düzenlenen alçak terör saldırılarını kınayarak baÅŸladı.
KalleÅŸ saldırıları ülkemizin birliÄŸine, bağımsızlığına karşı yapılmış saldırılar olarak deÄŸerlendiren BaÅŸkan Genç, 1914’te Türkiye’yi iÅŸgal eden dış güçlerin bugün de aynı emellerle bu toprakları karıştırmak için hareket ettiÄŸini söyledi. Türkiye’nin her zamankinden daha güçlü olması gerektiÄŸine vurgu yapan BaÅŸkan Genç bedeli ne olursa olsun bu toprakları korumak için hareket edilmesi gerektiÄŸini kaydederek, "Tabiri caizse ÅŸerefsizce yapılan bu saldırıyı, beraberliÄŸimize, bağımsızlığımıza ve geleceÄŸimize yapılmış hain bir saldırı olarak görüyorum. Hep beraberce bu saldırıyı ’telin’ ederken ‘milletimizin de başı saÄŸolsun’ diyoruz. Bugünkü programımız da aslında geçirmekte olduÄŸumuz sürecin, tarihte tezahür ettiÄŸi halini ele alacağız. 1914’te hangi emeller uÄŸruna bu topraklara gelinmiÅŸse, bugün aynı güçler aynı emeller uÄŸruna bu topraklarda bir ÅŸeyler yapmak istemektedirler" dedi.
İŞGAL, RİZE’DEN BAÅžLADI
KTÜ ÖÄŸretim Görevlisi Veysel Usta ise sunumunda 16 Nisan 1916’da Trabzon vilayetinin fiili olarak Rus iÅŸgaline uÄŸradığını ve iÅŸgal sırasında bölgeden 1 milyona yakın Müslüman Türk’ün Kocaeli, Adapazarı gibi batı illerine göç etmek zorunda kaldığını söyledi. Göç edenlerden önemli bir kısmının yollarda hayatını kaybettiÄŸini belirten Usta, bölgedeki gayrimüslim Rumlar’ın iÅŸgalci Rus kuvvetlerini sevinç gösterileriyle karşıladığını ifade ederek, "Bundan tam yüzyıl önce bu tarihlerde, Rize ve Trabzon’da Rus iÅŸgalinin baÅŸladığı günlerdi.
Size aktaracağım bu bilgilerle bir ülkeye yönelik nefret söylemi dile getirmeyeceÄŸim. 1916’da bu coÄŸrafyada yaÅŸanan Rus iÅŸgali bir vakıadır. Bu üç yıllık süre içinde Rus iÅŸgalinin Osmanlı coÄŸrafyasına verdiÄŸi zararın yanında daha sonra Rusya ve Türk dünyası üzerinden gelen silah ve cephane yardımlarının gerçekliÄŸini de biz tarihçiler ortaya koymak zorundayız. Birinci Dünya savaşında Osmanlı iki ana cephe açmıştı. Biri Kafkas cephesi diÄŸeri de kanal cephesi idi.
Deniz harekatı baÅŸlangıçta Rize’nin Fındıklı ilçesinden baÅŸlayacak. Rize’ye 15 bin kadar asker çıkaran Ruslar sonra batıya, Trabzon’a yöneldi. Trabzon’da 16 Nisan 1916 tarihinde Åžana’ya çıkarma yapan kalabalık Rus donanması, Trabzon kıyı ÅŸeridini top atışına tuttu. Batum Limanı’ndan cephane ve lojistik yardım alarak Trabzon’a çıkarma yaptılar. Trabzon Valisi Cemal Azmi Bey çok stratejik karar alarak vilayet merkezini Ordu’ya taşıma kararı almıştır. Ordu’da o zaman Rize gibi Trabzon’a baÄŸlı sancaktır" diye konuÅŸtu.
TRABZON ÅžEHİR MERKEZİNDE 50 MÜSLÜMAN KALDI
Usta, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü:
"Bu durumu fırsat bilen gayrimüslimler ve onların ruhani lideri olan Metropolit Hrisantos ve o dönemde Trabzon’da yer alan dönemin Amerikan Konsolosu Hiezer’in de içinde bulunduÄŸu bir heyet Åžana-Yomra yöresindeki Rus askeri birliÄŸine gidecek ve onlara Trabzon’daki Türk yönetiminin kenti terk ettiÄŸini, bundan dolayı herhangi bir mukavemetle karşılaÅŸmayacaklarını belirterek bir nevi onları Trabzon’a davet etmiÅŸtir. Nitekim 18 Nisan 1916 tarihinde Trabzon fiilen Rus iÅŸgaline uÄŸrayacaktır.
Arafil Boyu’ndan Trabzon’a giriÅŸ yapan Rus askerleri Rumların sevgi gösterileriyle karşılanmıştır. Böylece Trabzon halkı Rus iÅŸgali altında yaÅŸamak istemediÄŸinden batıya doÄŸru göç etmeye baÅŸlamıştır. Daha sonra, Arsin, Araklı, Of Rus iÅŸgaline uÄŸramıştır. Bu iÅŸgal 1918’in başına kadar devam etmiÅŸtir. İşgale uÄŸrayan bölgelerin erkek nüfusları da cephelerde askerle yan yana savaÅŸmıştır. Burada önemli bir noktada askerler mevzilerde birer birer ÅŸehit olunca, onların yerini kadınlarımız almıştır.
Çok sayıda kadın ÅŸehidimizin olduÄŸu kayıtlara geçmiÅŸtir. Rus kaynakları Müslüman halkın göç etmesinden sonra Trabzon merkezinde 50 tane müslümanın kaldığından bahseder. Yani bu coÄŸrafyada Osmanlı kayıtlarına göre yaÅŸayan Türkler’in yüzde 90’ı muhacir olmuÅŸtur. Yaklaşık 1 milyon Müslüman bölgeden göç ederek batı illerine yerleÅŸmiÅŸtir. Bunların büyük bir kısmı da göç yollarında açlık ve sefaletten yaÅŸamını yitirmiÅŸtir.Bu öylesine büyük bir travmadır ki atalarımız bu muhacirliÄŸi takvime dönüÅŸtürerek önemli tarihleri muhacirlikten önce ve sonra diye ifade etmeye baÅŸlamışlardır."
RUSLAR PEK ÇOK SANAT ESERİNİ BERABERİNDE GÖTÜRDÜ
KonuÅŸmasının son bölümünde Ruslar’ın iÅŸgali sonlandırırken aralarında önemli sayıda İslam eserinin bulunduÄŸu kitap, devlet belgeleri, mozaik ve çinilerinin yer aldığı birçok tarihi eseri beraberlerinde Rusya’ya götürdüÄŸünü ifade eden Usta, "Osmanlı’nın son elli yılında Trabzon ve çevresindeki Rumlar’ın çocuklarını Yunanistan’a eÄŸitime gönderdiÄŸini görüyoruz.
Bunlar milliyetçilik duygularıyla orada yetiÅŸtirildikten sonra Trabzon’a gelerek burada bağımsız bir Pontus devleti kurmak amacıyla çalışmalar yürütmüÅŸlerdir. Yani, 500 yıl Türklerle bir arada yaÅŸayan Rumlar iÅŸgalle birlikte Ruslarla birlikte hareket ederek iÅŸgale büyük destek vermiÅŸlerdir. Ruslar iÅŸgali 1918’de sonlandırırken bölgeden çok sayıda tarihi eseri, sanat yapısını, el yazması kitapları, deÄŸerli eÅŸyaları, camilerden çini ve mozaikleri de sökerek beraberlerinde Rusya’ya götürmüÅŸlerdir. İşgalden ortaya çıkan diÄŸer bir sonuçta bölgeden göç eden Müslüman halkın büyük bir kısmının göç ettiÄŸi Kocaeli, Adapazarı ve diÄŸer batı illerinden tekrar geriye dönmeyerek o bölgelerde yerleÅŸmiÅŸ olmasıdır. Bizim bu gerçeklerden ders alarak genç nesillerimize bir nefret söylemi oluÅŸturmadan bu tarihi gerçekliÄŸi anlatmamız gerekmektedir." ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Konferanstan sonra BaÅŸkan Genç, ÖÄŸretim Görevlisi Veysel Usta’ya plaket takdim etti. Plaket takdiminin ardından Veysel Usta, editörlüÄŸünü yaptığı ve Ortahisar Belediyesi tarafından basımı gerçekleÅŸtirilen ’Rus İşgali ve Muhacirlik’ adlı kitabını imzalayarak dinleyicilere hediye etti.